Pazar, Ağustos 22, 2010

artık daha sessizim..

Artık daha sessizim; çocuksu heyecanlarım, heyecanlı sözlerim, biri devam ederken diğerleri ağzımdan çıkan sözcüklerim...

Yılların, öğrettikleri midir ya da kaçırdıkları mı bilinmez sessiz oldu ellerim.Oysa onlar da çok heyecanlıydılar sarmak için.Saçlar vardı uzun sonra kısa yer yer kepekli ama güzel saçlar nasıl da arsız olurdu ellerim sevmek için.

Her yeni gün, saat hatta dakika daha da değişir ikizler içim. Sanırım ikizlerden biri ölüyor diğerinin yaşaması için. Ve bambaşka bir adam ediyor beni bilsen ne kadar keyifsizim.

Ölümü izlemek , ölümünü izlemek bir şeylerin ne kadar ağırdır fark edilmez eğer ki kopup giden derinlerde bir şey ise ve buysa seni heyecanlı yapan.

Artık acele bile edemiyorum ki yok ki hevesim.Anlatacak bir şeylerim yok ya da kim anlar ki en iyi arkadaşın ve sevgilin yok iken ve ya sen Ona anlatmak isterken. Neden sonra anladım, sözcükleri boğazdan çıkartan ben değil sen olurmuşsun. Tüm heveslerim gitti senden sonra ne gereği var yalan söylemenin.

Yine de bir gün eylül akşamlarından birinde bir gün çıkar karşıma yitirdiklerim daha önce olduğu gibi hesapsız ansız ve mekansız. Çok güzel olur yine "bir eylül akşamında kesişse yollar" ve daha masalsı olmaz mı hikâyesi ikimizin..

Artık daha sessizim sadece şarkılarım var elimde ritmleri bile senin öğrettiklerin..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder